Futbol.. ‘Atatürk Hangi Takım’

Atatürk’ün en büyük zevklerinden biri at binmek ve at yarışı izlemekti. Güreş sporunu izlerken büyük keyif alan Mustafa Kemal, futbola olan ilgisini hiç kaybetmedi. Atatürk’ün hangi takımı tuttuğu sorusunun yanıtı, 1930’daki bir ziyareti sırasında verdiği cevapta saklı…
SÜVARİ
Gazi, atları çok severdi. Askeri hayatının büyük bölümü at üzerinde cepheden cepheye koşuşturmakla geçen Atatürk, Türkiye’de atçılığı ve yarışçılığı her zaman teşvik etti.
Kurtuluş Savaşı döneminde bile kendi himayesinde Ankara’da at yarışları yaptırırdı. Atatürk’ün büyük desteği sonrasında Türkiye’de atçılığı ve yarışçılığı teşvik amacıyla ‘Yarış Islah Encümeni’ kuruldu. Encümenin ricası sonrasında Mustafa Kemal, 1927’de Gazi Koşusu düzenlenmesini istedi.
İlk koşuyu Muhiddin Hacıbekir’in sahibi olduğu Neriman adlı kısrağın 1927 yılında kazandığı ilk Gazi Koşusu’nu Atatürk ile İsmet İnönü birlikte izlemişlerdir.
YAKINDAN İLGİLENİRDİ
Gazi Koşusu’na ilgi o kadar büyümüştü ki, Ankara’da hipodromun yetersiz kalması sonrasında 1936’da Büyük Ankara Hipodrumu’nun inşasına Atatürk öncülük etmişti. Mustafa Kemal, mümkün olduğunca Gazi Koşusu’nu hipodromda izlemeye gayret gösterir, atlarla da yetiştiricilerle de ilgilenir, onlara iltifatlarda bulunurdu. Atatürk, son olarak 18 Ekim 1936 günü Ankara’da, sonbahar at yarışlarının üçüncü hafta koşularını izlemiştir.
ATATÜRK’ÜN SÜVARİLERİ
Atatürk’ün en önem verdiği sporlardan biri de binicilikti. Kendisi de bilfiil bu sporu yapardı. Atatürk’ün isteğiyle 1923’te Binicilik Federasyonu kuruldu. Cevat Gürkan, Saim Polatkan, Cevat Kula ve Eyüp Öncü’den oluşan Atatürk’ün Süvarileri’nin binicilik dünyasının en büyük yarışmalarından biri olan Roma Enternasyonal Konkurupikleri’nin en önemli yarışlarından olan “Mussolini Kupası”nı kazanmaları Atatürk’ü çok mutlu etmişti. Atatürk’ün Süvarileri, 1936 Berlin Olimpiyatları’nda da Türkiye’yi temsil etmişti.
FUTBOL STRATEJİ İSTER
Atatürk’ün yakın arkadaşlarından Kılıç Ali’nin oğlu olan Galatasaray efsanesi Gündüz Kılıç, Ulu Önder’le bir anısını şöyle anlatmıştı:
“Atatürk, gençlere değişik zeka soruları sormaktan pek hoşlanırdı. O sıralarda Milli Futbol Takımımız, Halkevleri Takımı adı altında, Rusya’da maçlar oynamış, çoğunda fena sonuçlar alınmıştı. Ben de kadroya alınmıştım. Ata’nın ilk sorusu ‘Neden yenildiniz?’ oldu. Kağıt kalem aldım. Oyun sahasını çizerek, oyuncuları yerleştirdim, görevlerini anlattım. Bana, ‘Yahu desene, bizim harp oyunları gibi bir şey sizin oyun da. Sizin işte, strateji bilgisi ve kurmay kafası ister’ demişti.”
ATATÜRK’ÜN TAKIMI MİLLİ TAKIM
Atatürk’ün hangi takımı tuttuğu sorusuna yıllardır yanıt aranır. İşin doğrusunu açıklayalım;
Atatürk, kulüp takımı tutmazdı. Nereden mi biliyoruz, anlatalım… 1930’da Galatasaray Lisesi’ni ziyaret eden Atatürk, etrafını saran çocuklara, “Siz kimsiniz” diye sorar. “Biz Galatasaraylıyız” diyen çocuklar, Paşa’ya hangi takımı tuttuğunu sorarlar. Atatürk’ün yanıtı nettir:
“Çocuklar; siz Galatasaray’ı, Fenerbahçe’yi, Beşiktaş’ı veya diğer takımları tutunuz, sporu seviniz, oynayınız, ama ben ve benim gibi toplum önünde olan insanlar asla takım tutmamalı veya tutarsa da onu hep içinde saklamalıdır. Bunun için de ben hiçbir takım tutmam, sadece Milli Takım’ı tutarım.”
Kaynak: Sözcü
Atatürk’ün en büyük zevklerinden biri at binmek ve at yarışı izlemekti. Güreş sporunu izlerken büyük keyif alan Mustafa Kemal, futbola olan ilgisini hiç kaybetmedi. Atatürk’ün hangi takımı tuttuğu sorusunun yanıtı, 1930’daki bir ziyareti sırasında verdiği cevapta saklı…
SÜVARİ
Gazi, atları çok severdi. Askeri hayatının büyük bölümü at üzerinde cepheden cepheye koşuşturmakla geçen Atatürk, Türkiye’de atçılığı ve yarışçılığı her zaman teşvik etti.
Kurtuluş Savaşı döneminde bile kendi himayesinde Ankara’da at yarışları yaptırırdı. Atatürk’ün büyük desteği sonrasında Türkiye’de atçılığı ve yarışçılığı teşvik amacıyla ‘Yarış Islah Encümeni’ kuruldu. Encümenin ricası sonrasında Mustafa Kemal, 1927’de Gazi Koşusu düzenlenmesini istedi.
İlk koşuyu Muhiddin Hacıbekir’in sahibi olduğu Neriman adlı kısrağın 1927 yılında kazandığı ilk Gazi Koşusu’nu Atatürk ile İsmet İnönü birlikte izlemişlerdir.
YAKINDAN İLGİLENİRDİ
Gazi Koşusu’na ilgi o kadar büyümüştü ki, Ankara’da hipodromun yetersiz kalması sonrasında 1936’da Büyük Ankara Hipodrumu’nun inşasına Atatürk öncülük etmişti. Mustafa Kemal, mümkün olduğunca Gazi Koşusu’nu hipodromda izlemeye gayret gösterir, atlarla da yetiştiricilerle de ilgilenir, onlara iltifatlarda bulunurdu. Atatürk, son olarak 18 Ekim 1936 günü Ankara’da, sonbahar at yarışlarının üçüncü hafta koşularını izlemiştir.
ATATÜRK’ÜN SÜVARİLERİ
Atatürk’ün en önem verdiği sporlardan biri de binicilikti. Kendisi de bilfiil bu sporu yapardı. Atatürk’ün isteğiyle 1923’te Binicilik Federasyonu kuruldu. Cevat Gürkan, Saim Polatkan, Cevat Kula ve Eyüp Öncü’den oluşan Atatürk’ün Süvarileri’nin binicilik dünyasının en büyük yarışmalarından biri olan Roma Enternasyonal Konkurupikleri’nin en önemli yarışlarından olan “Mussolini Kupası”nı kazanmaları Atatürk’ü çok mutlu etmişti. Atatürk’ün Süvarileri, 1936 Berlin Olimpiyatları’nda da Türkiye’yi temsil etmişti.
FUTBOL STRATEJİ İSTER
Atatürk’ün yakın arkadaşlarından Kılıç Ali’nin oğlu olan Galatasaray efsanesi Gündüz Kılıç, Ulu Önder’le bir anısını şöyle anlatmıştı:
“Atatürk, gençlere değişik zeka soruları sormaktan pek hoşlanırdı. O sıralarda Milli Futbol Takımımız, Halkevleri Takımı adı altında, Rusya’da maçlar oynamış, çoğunda fena sonuçlar alınmıştı. Ben de kadroya alınmıştım. Ata’nın ilk sorusu ‘Neden yenildiniz?’ oldu. Kağıt kalem aldım. Oyun sahasını çizerek, oyuncuları yerleştirdim, görevlerini anlattım. Bana, ‘Yahu desene, bizim harp oyunları gibi bir şey sizin oyun da. Sizin işte, strateji bilgisi ve kurmay kafası ister’ demişti.”
ATATÜRK’ÜN TAKIMI MİLLİ TAKIM
Atatürk’ün hangi takımı tuttuğu sorusuna yıllardır yanıt aranır. İşin doğrusunu açıklayalım;
1930’da Galatasaray Lisesi’ni ziyaret eden Atatürk, etrafını saran çocuklara, “Siz kimsiniz” diye sorar. “Biz Galatasaraylıyız” diyen çocuklar, Paşa’ya hangi takımı tuttuğunu sorarlar. Atatürk’ün yanıtı nettir:
“Çocuklar; siz Galatasaray’ı, Fenerbahçe’yi, Beşiktaş’ı veya diğer takımları tutunuz, sporu seviniz, oynayınız, ama ben ve benim gibi toplum önünde olan insanlar asla takım tutmamalı veya tutarsa da onu hep içinde saklamalıdır. Bunun için de ben hiçbir takım tutmam, sadece Milli Takım’ı tutarım.”
Kaynak: Sözcü