Yazar

12 Nisan.. ‘Kim Kazandı Kim Kaybetti’

Yıl 2003..

ABD Irak’ı işgal etti, Türkiye bu savaşta ABD’nin yanında yer aldı.

Peki kim kazandı kim kaybetti?

Türkiye’de 2003 ABD-Irak savaşının sonuçlarını açıklayan tek resmi belge vardır.

12 Nisan 2007 tarihli, Genelkurmay Başkanlığı Basın Açıklaması..

Bu tarihe dikkat ediniz, 12 Nisan..

Yani?

27 Nisan 2007’de e-muhtıra olarak bilinen vakayla karıştırmayınız.

12 Nisan, Genelkurmay Başkanlığı’nın kamuoyu önünde yaptığı bir tehdit analizi ve buna bağlı sınır ötesi harekat talebidir.

27 Nisan ise Dolmabahçe görüşmesiyle bağlantılı ancak hala ne olduğu açıklanmamış ve tarihte eşi benzeri de görülmemiş bir Büyükanıt vakasıdır. Çünkü bu vaka sonrasında siyaset erken seçime gitmiş ve bu vakanın gölgesinde seçim kazanmıştır.

Biz 12 Nisan’ı anlatalım..

Saddam’ın devrilmesiyle sonuçlanan 2003 Körfez Savaşı’nın Türkiye açısından sonucunu, Genelkurmay Başkanlığı şöyle açıkladı.

‘İkinci Körfez Savaşı’ndan sonra Türkiye yine iki nedenle zararlı çıkmıştır.

Bir; coğrafyasına hapsolmuştur.

İki; PKK çok büyük bir serbestlik kazanmıştır ve çok miktarda silah ve malzeme, dağılan Irak ordusundan ele geçirilmiştir.

Daha önceleri PKK ile mücadele içinde olan Kuzey Irak’taki Kürt gruplarından bir tanesi ki bir zamanlar KYB, PKK ile birlikte o Kürt grubuna saldırıyordu, şimdi doğal bir müttefik haline gelmiştir ve Kuzey Irak’ta çok büyük bir hareket serbestisine sahiptir.

Eskiden katırlarla gittikleri yere şimdi taksilerle gidiyorlar. Buna ait görüntüler elimizde.

Bu da ikinci Körfez harekatının Türkiye açısından olumsuz bir sonucu olmuştur.’

Yani..

PKK terör örgütü savaş sonrasında mevzi kazanmıştır.

ABD işgali sonucu Irak’ın parçalanmaya yüz tuttuğunu da Genelkurmay Başkanlığı şu sözlerle altını çizdi;

‘Yine Kuzey Irak’a baktığımız zaman şöyle bir durum ortaya çıkıyor; hazırlanmış olan bir taslak anayasa var.

Bu iyi incelendiğinde şu görülmektedir:

Kağıt üzerinde federal bir yapı oluşturuluyor. Güney Şii bölgesi, Sünni bölgesi ve Kürt bölgesi diye üç bölge.

Ama anayasanın içindeki hükümleri iyi incelediğinizde, bunun değil federasyon, konfederasyon bile olmadığı, gevşek bir konfederasyon yani kopmaya hazır bir konfederasyon şeklinde olduğu görülmektedir.

Zaten tarihe de baktığımızda konfederasyonların uzun süreli yaşamadıklarını görüyoruz. Ya kopmuşlardır ayrı devletçikler kurmuşlardır ya da üniter bir yapıya kavuşmuşlardır. Bunların örnekleri var.’

Yani..

BOP projesinin ırak kuzeyindeki ayağı olan Barzani, mevzi kazanmıştır

Genelkurmay bir adım daha ileri giderek Irak’ta bir Kürt devleti kurulmakta olduğunu Türk milletine ve Türk siyasetine ilan etti;

‘PKK’nın varlığı orada kök salmıştır. Çünkü Kuzey Irak’ta, Irak güvenlik kuvvetlerinden bir tane silahlı insan dahi bulunmamaktadır.

Bugün Süleymaniye hava meydanına indiğiniz zaman, ziyarete gidiyorlar, onu sadece Kürt bayrakları karşılar. Irak bayrağı yoktur.

Karşılama töreninde de Kürt milli marşı çalar. Irak’ın marşı yoktur.

Şu anda Kuzey Irak’ta durum budur.

Federal bir yapıda bazı şeyler merkezi olur. Kuzey Irak’ta merkez bankası kuruldu. Bunun anlamı her yönüyle diğerlerinden ayrı müstakil bir yapı oluştu.

Merkez bankası para basıyor. Kendi parasını kullanıyor. Böyle bir yapı var.’

Yani..

BOP projesinin sahipleri ABD/İsrail mevzi kazandı.

Aslında iş bu noktaya varmadan önce, Genelkurmay Başkanlığı bu durumun önüne geçilmesi için, kamuoyu önünde Hükümet’ten yetki isteyecek kadar işin önemini Türk Milleti ve Devlet kadrolarına duyurmaya çalıştı.

İş o açıklama:

‘Peki, Kuzey Irak’a bir operasyon yapılmalı mı?

Evet, yapılmalı.

Olayın iki boyutu var. Birincisi sadece asker olarak baktığım zaman, evet yapılmalı. Fayda sağlar mı? Evet, sağlar.

Olayın ikinci boyutu, siyasi olaydır. Bir hudut ötesi operasyon yapılması için bir siyasi kararın ortaya çıkması lazım.

TSK, yasal zeminde görev verildiğinde bu operasyonları yapma gücüne fazlasıyla sahiptir.”

Yani..

Genelkurmay Başkanlığı kamuoyu önünde hükümetten sınır ötesi harekat için yetki istiyordu ama..

Bu yetki verilmedi.

Şimdi..

Şubat 2008’de Irak kuzeyindeki Zap terör kampına yapılan yedi günlük bir güç gösterisini saymazsanız, Kuzey Irak’a 2003’ten 2019 Pençe Kilit operasyonuna kadar hiç sınır ötesi kara harekâtı yapılmadı.

Kim kazandı kim kaybetti diyorsanız..

2003 ABD-Irak savaşının sonuçlarına bakıldığında, ülkemizi hedef almış BOP ve onun silahlı ve siyasi ayakları PKK/Barzani kazançlı çıktı, BOP’un sahipleri ABD/İsrail kazançlı çıktı ama..

Türkiye kaybeden taraf oldu, Irak ise parçalandı.

Şimdi aynı oyun Suriye’de oynanıyor.

Erdal Sarızeybek

Araştırmacı Yazar

Erdal SARIZEYBEK

Emekli Albay, araştırmacı yazar. Terör ve siyaset üzerine yayımlanmış 16 eseri bulunmaktadır.
Başa dön tuşu